Sizi İliklerinize Kadar Ürpertecek Korkunç Bilimsel Deneyler

Hepimiz zombilerin hayal ürünü olduğunu sanıyoruz. Peki, bundan ne kadar eminiz? Eğer gerçeklerse, bu yaratıklar hangi sapkın zekanın ürünü olabilirler? Normal şartlarda George A. Romero’nun 1968’de beyaz perdeye taşıdığı zombi janrı aslında fanteziden çok uzak, gerçeğe daha yakın bir durum ve tarihi çok daha gerilere gidiyor. Üstelik gerçek olaylara ve sonu hüsranla sonuçlanan bilimsel deneylere dayanıyor.

Durun hemen heyecanlanmayın çünkü her şey sadece zombilerle bitmiyor. Bilimsel bazı deneylerin dünya tarihinde son derece korkunç sonuçlara ulaşmasına ramak kaldığı birçok böyle örnek var.

Zombi köpekler

1940 yıllarında Rus bilim insanları, kafaları gövdelerinden ayrılmış onlarca köpeğin beyinlerini canlı tutabilmek üzere deneyler gerçekleştirdiler. Bu deneylerin bazılarında amaçlarını birkaç saatten daha fazla olmak üzere gerçekleştirebildiler. Bu duruma şahit olan bazı bilim insanlarına göre yöntem basitti. Yapay kan dolaşımı aparatları kullanarak köpeklerin kafaları saatlerce canlı tutabilmeyi başarmışlardı. Aslında buradaki amaç zombi yaratmak değil yapay kan dolaşımı sistemi üretebilmekti. Bu girişimin belgeselini aşağıdan izleyebilirsiniz.

Dünyayı yutan kara delik

Büyük Hadron Çarpıştırıcısı denenmeye başlanacağı zaman tüm bilim dünyası birbirine girdi. Bilim dünyası ikiye bölündü. Tanrı parçacığını aramak adına yapılacak olan deneyi destekleyenlerle karşı çıkanlar uzun süre tartıştılar. Hatta deneyi durdurmak üzere mahkeme kararları çıkarmaya çalışanlar da oldu. Çünkü çarpışmalarda ortaya çıkması beklenen mikro kara deliklerin ve gizemli cisimlerin dünyayı yok edeceğine inanılıyordu. Öte yandan solucan deliklerinin oluşarak zamanda yolculuğun mümkün olabileceği söyleniyordu. Sonuç olarak tüm deney felaketle sonuçlanabilirdi. Ancak böyle bir şey olmadı. Bu dev deney cihazının detaylarını Paralel Evrenin Kapısı Gelecek Hafta CERN'de Aralanıyor makalemizde bulabilirsiniz.

Düşünce kontrolü deneyleri

1950 yılında ABD gizli servisi CIA doğal olarak gizli bir program başlatmıştı. MKULTRA adı verilen bu program soğuk savaş zamanların en gizli, aynı zamana da en acımasız bilimsel deneylerine ev sahipliği yaptı. MKULTRA programında zamanın bilim insanları 149 deney sürdürdüler. Bu deneylerde hayatını kaybeden deneklerin yüksek dozda LSD ve eroinden öldüğü raporlara geçti. Bu bilimsel çalışmanın tüm kayıtları 1973 yılında zamanın CIA yöneticisi Richard Helms tarafından tamamen yok edildi. Ancak bu tahribattan kurtulan bazı dokümanlar 1977 yılında tekrar ortaya çıktı.

MKULTRA Projesi tmamen bilinç altını kullanmayla ilgiliydi. MKULTRA projesi insanlar üzerinde hipnotize, duygusal yoksunluk gibi yöntemlerle istediğini yaptırma, ağızdan laf alma operasyonu olarak tarihe geçmiştir. Soğuk savaş döneminde ABD'de işkence yöntemi olarak da kullanıldığı iddia edilir.

Yarasa bombalar

İkinci Dünya Savaşı sırasında Amerikan Deniz Piyadeleri yarasalar üzerinde bir dizi deney yaparak onlardan intihar komandoları yaratmaya çalıştılar. Yarasaların vücuduna bağlanan dinamit lokumları tamamen uzaktan kontrol edilebiliyor ve yarasalar hedef üzerindeyken uzaktan patlatılabiliyordu. Bu fikir 1942 yılına ABD Savunma Bakanlığı tarafından tesadüfen bulunmuştu. Fikri orduya sunan kişi ise bir dişçiydi. Lytle Adams adındaki dişçi Meksika’ya yaptığı bir turistik ziyaret sırasında, bir mağaradan filolar halinde uçarak dışarıya çıkan yarasalardan etkilenerek bu fikri geliştirmişti. "Yarasa bombaları" uzun süre denendiler.

Çatıların ve depoların imha edilmesinde kullanılmak için binlerce yarasa yakalandı ve doğal olarak görevleri sırasında yok oldular. Yarasaların nerdeyse Amerika kıtasında soyunun tükenmesine yol açacak bu girişim atom bombasının bulunmasıyla durduruldu. 

Çin, Üçüncü Dünya Savaşına Hangi Askeri Teknolojilerle Hazırlanıyor?

Boeing, Star Wars Tarzı Savunma Kalkanları Geliştirecek